Kamil’in Yalanı

Mizah_

“Oo Kamil Efendi nerelerde kaldınız?”

“Nerelerde kalmışım abi? Ne oldu? Beni çağırdın da duymadım mı yoksa?”

“Ne çağırması Kamil saat on bir oldu. İşe niye geç kaldın. Birazdan müdür gelecek amirliğimi tebrik etmek için sen ortada yoksun. Oğlum çalışma arkadaşıyız biz.  Yanımda olacaksın. Nokta ile Virgül, Zeki ile Metin, Süheyl ile Behzat gibiyiz. Tamam, arada kızıyorum ama sensiz de olmuyo.”

“Çalışma arkadaşı derken abi!”

“Kamil oğlum kıskandın mı amirliği bana verdiler diye? Keşke sen amir olsaydın. Sana o kadar gir sınava dedim girmedin ki. Belki ikimiz de amir olurduk. Hem maaşımız yükselirdi hem rütbemiz.”

“Abi beni sınava almazlar ki.”

“Ne demek almazlar. Alınlarını karışlarım onların. Senin ne eksiğin varmış. Ben de bekçiyim sen de.”

“Ben kim bekçilik kim abi.”

“Bak ya oğlum ne demek o. Sen kral bekçisin kral. Her işe önden koşuyorsun.  Bu meslek için oyunculuktan vazgeçtin. Yıllardır figüran kahvelerinde mesai yapıp duruyordun. Ama iyi oldu. O işten sana hayır yoktu. Boş boş akşama kadar ancak çay parası ödüyordun.”

“Abi ben bekçi değilim ki hala figüranım.”

“Ama Kamil uzattın artık. Oğlum şu müdür gelsin gitsin. Bizi işimizin başında görsün. Tebrik etsin sonra söz ben senin moralini düzelteceğim. Hadi git üniformalarını da giyin gel.”

“Abi ben bekçi değilim gerçekten. Üniformam da yok.”

“Dalga mı geçiyorsun Kamil. Koskoca üç sene beraber gece gündüz bekçilik yapmadık mı? Oğlum sen üniformam kırışacak diye oturmadın bile ne demek bu şimdi.”

“Yaptık abi de ben sana bir ayrıntıyı söylemeyi unuttum.”

“Hangi ayrıntı?”

“Minicik bir ayrıntı.”

“Minicik.”

“Ufacık yaaaa.”

“Ufacık.”

“Ahanda tırnağımın ucu kadar.”

“ Lan delirtme adamı söyle çabuk.”

“ Tamam abi sakin ol.”

“ Sakin olamam Kamil söyle yoksa şuracıkta boğacağım artık seni. Amirlik kutlamasında adam öldüren ilk amir olacağım.”

“ Abi şöyle az geri dur da anlatayım.  Şimdi ben figüran kahvesinde iş beklerken bir iş geldi.”

“Eee”

“Dediler sen bıyıklı, kısa boylu tam aradığımız rolsün.”

“Rol neymiş Kamil.”

“Bekçilik abi.”

“Bekçilik.”

“Ben de kabul ettim. Sonra baktım sen de bekçi olmuşsun. Dedim senin yanına gelip bekçiliği öğreneyim. Tam rolüme girerim.”

“Eeeee Kamil eee”

“Eeesi abi Allah senden razı olsun. Üç senedir nasıl rol yapmışsam diziyi izleyen herkes beni gerçek bekçi sanıyor. Dizi kendi çapında reyting rekoru kırdı.”

“Hangi diziymiş o Kamil ben görmedim.”

“Abi üstüme üstüme gelmezsen. ‘Korkusuz bekçinin maceraları’ diye bir dizi. Küçük bir kanalda. Görmemişsindir. Önemsiz rol.  İşte yani çok da şey değil. Abi yavaş bak zaten yerler de kaygan.”

“Üç senedir sen beni bekçiyim diye kandırıyor musun Kamil. Benim duygularımla mı oynuyorsun Kamil. Sen nasıl bir dolandırıcısın Kamil. Allah senin belanı versin Kamil.”

“Abi bela okumasak. Abi yavaş abi. Remzi abiiiiiiiiiiii.”

………..

“Remzi abi, kalk abi kalk. Bak ben sana yerler yaş dedim ama. Hem ne olacak bekçi değilsem. Abi ben senin için ortaokuldan başlar bekçilik sınavlarına kadar çalışırım. Okulu yedi senede bitirirsem, sınavı da üçüncü girişte kazanırsam sen emekli olmadan bir sene önce bekçi olurum. Hem on yıl dediğin nedir ki abi. Göz açıp kapayıncaya kadar gelir. Bak müdürün arabası da göründü. Kalk abi müdür yerde iki seksen uzanık amir ister mi? Bütün prestijin gidecek bak. Sonra senin yerine beni amir yapıverir Allah korusun.”

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com’da Blog Oluşturun.

%d blogcu bunu beğendi: