Etiket: Edebiyat
-
Sürgün Prens
3. Bölüm Öykü_ Sabah olduğunda Kah’ın eli Galia’nın elinde, gözleri kapalı gözlerindeydi. Hiç uyumamıştı. Galia uyandığında ‘’Prensim’’ diyerek yataktan kalkmaya çalıştı. Kah izin vermedi. -Komutan Galia ne oldu? -Prensim; asteroit aslında bir ölüm timi. Paslok Pulanları kışkırtmış. Ars gezegeni kralı Oplef’te yardım etmiş. O asteroidin içinde sizi öldürmek isteyen Pulanlar var. -Nasıl yani Galia? -Gelene…
-
Sürgün Prens
2. Bölüm Öykü_ Sorunlar listesine palinotonun tek taraflı çalışması da eklendi. Bu büyük sorundu. Prensin eşyaları arasından çıkmıştı. Ve sadece Galia arayabiliyordu. Demek o koymuştu. Tüm Galia’nın komutanı garip bir kadındı. Onun araması için bekleyemezdi. Son konuşmadan sonra pek arayacağını da sanmıyordu. Ama o bu aletin kilidini açmak oldukça zor olacaktı. Atölye de nasıl çalışacaktı?…
-
Sürgün Prens
1. Bölüm Öykü_ Burada gerçek ismini kimse bilmiyordu. Kendisi de unutmak üzereydi. Gezegeninden atılıp bu çamur deryasına bırakılalı insan zamanında on sene olmuştu. Zamana, havaya, suya alışması epey zaman almıştı. Ama insanlara hala alışamamıştı. İtici güçle uzay keşifleri yapabileceklerini sanmaları ona insanların deyimiyle şaka gibi geliyordu. Bir şekilde yaşaması gerekiyordu. O yüzden de kendine en…
-
Safiye Deniz
Öykü_ (Bu öykü, Yılmaz Erdoğan’ın yazıp yönettiği Ekşi Elmalar filmindeki Safiye karakterinden esinlenerek ailesiyle kalmak yerine mühendisle kaçmayı seçseydi neler olurdu sorusu üzerine kurgulanmıştır. Senaryoya ve karaktere birebir bağlı kalınmamıştır.) Sabahın olduğu ne saatin vuruşundan ne güneşin doğuşundan belli olurdu. Önce hafiften başlayan, sonra hızlanan bazen telaşa kapılan ayak sesleri, açılıp kapanan kapılar, sonrası tabak…
-
Film Şeridi
Öykü_ “Çıkarken lambayı kapatmayı unutma.” “Bu gice irken yatyorsun, yoksa sen hastasın?” “Evet, sana hastayım.” “Dili adam.” Zamira, annemin ak sütü gibi beyaz. Sahi kaç yaşıma kadar süt emdim annemden? Babanem kovaladığında hemen annemin kucağına koşmuştum. Korkularımdan emin olduğum tek yere… Annemi beklemeden koynunu açıp emmeye başlamıştım. “Köpoğluköpek beş yaşına geldi daha meme emer!” “Kızma…
-
Yetişme Çabası
Öykü_ Taksi durağının önünde bir görevli, elinde çalı süpürgesi ile pembe, gri bordür taşlarından yapılmış dar kaldırıma düşme gafletinde bulunan akasyaları süpürüyordu. O elindeki süpürge ile akasyaların gözünde korkunç bir dev olmalıydı. Düşmemek için uğraşsalar da hiçbiri Newton’un bir elma ile bulduğu fizik yasasına karşı gelemiyorlardı. Duraktaki kuyruk Rapunzel’in atkuyruğunu geçmişti. Mis gibi akasya kokusunu…
-
Bostanya Burası
Ütopya_ Burası Bostanya. Sahip Efendi diyorlar Bostanya’nın sahibine. Dilediğine dilediği kadar veriyor. Kimine az kimine çok. Sahibi o olunca ne denir ki. Genci, yaşlısı, her yaştan olanı, uzunu, kısası, her tipten olanı, kibarı, kabası, her huydan olanı. Her telden herkes var. Ve herkesin de var bir bostanı. Ve herkes bostanından az ya da çok memnun.…
-
Korkardım Farelerden
Öykü_ “Evlenmiş garibim. Bu sefer mutlu olurum demiştir, kim bilir! Başına gelmeyen kalmamış. Videoya çekmişler anneler gününde. Orada anlatmış. Kıyamam… Tarif etmiş. Evleneyim, bir kızım olsun demiş. Kaldırdı ellerini videoda. Şöyle iki yandan kırmızı tokalar takayım yeter ki bir kızım olsun bağrıma basayım, demiş. Yüz ifadesini görsen erirsin. Yılların baskısı var o gözlerde. Her sıkıntıda…
-
Tuzak
Mikro Öykü_ Adam kapının önünde durdu. Günlerdir kurguladığı planı az sonra gerçekleştirecekti. Eldivenini çıkarıp cebini karıştırdı. Maymuncuğunu yanına almayı unutmadığı için keyiflendi. Unutsaydı her şey başlamadan bitecekti. Günlerdir en uygun zamanı kolluyordu. Şu andan daha iyi bir an olamazdı. Aylarını bu evde yaşayan genç kadını izleyerek harcadı. Çalıştığı kafeyi, takıldığı arkadaşlarını, kullandığı parfümü, izlediği filmleri,…
-
Tahta Kaşık
Deneme_ Tamlama şeklinde kullandığımız birçok kelime var. Tek bir şeyi anlatıyor, ama iki kelime ile. Bazen sıfat tamlaması, bazen isim tamlaması ama hep bir şeylerin birbirini tamlaması. Niye peki? Niye tek kelimeden oluşan bir isimleri yok. Harfler yan yana mı gelemedi? Yumuşak g grev mi yaptı? Halay başı hızlı mı gitti? Ne oldu? Hadi örnekleyelim.…