Etiket: Kadın
-
Hera
Mitolojik Öykü_ Bahtının Tanrısal yörüngesinde hep atlanılan aşk içinde büyümek istiyordu. Nasıl büyüyebilir ki bu aşk? Baht, bahtsızlık ve bahtiyar olmak da aşkla olmuştu. Ve sonunda bedbaht olmak, kötü anılmak kaderiydi. Kızgın Eris o yeşil parlak elmayı atar salonun ortasına. Peki kimdir en güzel Tanrıça? Hera, Athena, Afrodit hangisi? Kim seçecek bunu Tanrı mı? Tanrı…
-
Bugün Ne Pişirsem?
Deneme_ Bu gün ne pişirsem? Bu gün ne yiyeceğiz? Hep duyduğumuz iki cümle. Biri ben kişisi ile çekilmiş bir fiile sahip, diğeri biz diyor. Ama gerçekte ne diyor? Aslında bu cümlelerin biri dişil, biri eril. Bunu bilmek için öyle çok büyük hayat tecrübelerine de gerek yok. On yaşındaysanız soruyu cevaplayabilirsiniz. Benlik içeren ilk cümle dişil,…
-
Göçebe Kitabından Alıntılar
Kitap Önerisi_ GÖÇEBE KİTABINDAN Her öyküden bir alıntı; SU PARÇASI; Cadı onu kadınların gözyaşlarından yaratmıştı. Bu kadim bir büyü olduğu için oldukça karışık ve zordu. Yıllarını almıştı. Ve sonunda olmuştu. Gözyaşlarından bir kadındı ve görevi kadınların gözyaşlarını toplamaktı. Betül Çakıroğlu KOZA; Gözlerindeki kopuk, kendinden bile gizlemeye çalıştığı bakışlar etrafındaki her noktayı birbirine bağlıyor, anlam üretmeye…
-
Göçebe
Kitabımız_ Kendini doğuran kadınların hikâyesi… Göçler çağ açar, çağ kapatır. Tarihi baştan yazar, coğrafyaları biçimlendirir, haritaları yeniden çizer. Sebepleri, sonuçları yüzyıllarca düşünceleri meşgul eder. İnsanlığın göçü belki bir gün biter. Bir yer bulur kendine. Verimli bir toprak, korunaklı bir dağ, akarsu kenarı… Bir çadır kurar dönemine göre, bir ev yapar, bir devletin bayrağını çeker gönderine.…
-
Anne
Öykü_ Bana baktı. Küçük kara gözleri vardı. Bizim ailede herkesin gözleri küçük ve karadır. -Anneanneme benzedin. -Hayır, dedim. -Niye bu o kadar kötü bir şey mi? Ben hala hayır diyordum. Ama ilk sorusuna hayırdı bunlar. Ağzımdan arka arkaya dökülüyordu. -Ben sana benzemek isterim. Bu yaşta öyle düşünüyor olabilirsin, ama büyünce istemezsin demek geçti içimden. Ama…
-
Fidan Köksüz Yazıyor – Artamonovlar –
İnceleme_ Maksim Gorki’nin toplumsal hayatı ve insanların değişimini anlattığı romanı Artamonovlar’a uzun zaman önce başladım. Hayatıma yeni bir aydınlığın yer ettiği günlerdi. Nasıl seçtim, hangi duyguyla başladım hatırlamak güç. Çünkü bunlar da değişen şeyler. O zamandan ve bu zamandan baktığımda çokça anlam gölgelenmesi yaşanacaktır. Tıpkı bir ışığın bir cismi ve o cismin gölgesini şekilden şekile…
-
Kayıtsız Mektup -I-
Mektup_ Bir garip yağmur başladı bu sabah şehirde. Geceye kadar sürdü. İnsanların her şeyi hızlıca tüketmesinden dem vuruyorlar ya sonunu bir yere bağlayamadıkları konuşmalarda; yağmur da toprağın kuruluğunu, suya açlığını, özlemişliğini bir an evvel tüketmek ister gibiydi. Öyle hızlı, öyle aceleci… On parmağıyla yemeğe dalmış nezaketsiz bir konuktan farksızdı. Ağzını şapırdatarak, kadehleri devirerek, yağa buladığı…
-
Canın Çok Acıdı mı Aysel!
Novella_ Alıntı_ … bir çocuk uyandı, ağlamaya başladı. Mırıldandı bir anne. Sürüdü bedenini yataktan. Memesini dayadı yavrusunun ağzına. Doysun ve uyusun diye yalvarmaya başladı. Bir kedi miyavladı sokakta. Acıkmıştı. Umudu vardı duyacaktı birileri. Karşı evde bir yaşlı teyze vardı, duysaydı ya onu. Yüksek sesle miyavladı önce. İnandı, birileri duyacaktı. Sonra git gide söndü sesi. Karanlığa…
-
İmdat Polis
Öykü_ Ne zamandır bamya yapmıyordu. Şöyle tavuk etli, nohutlu bir bamya yapıyım diye düşündü. Annesi de ne güzel yapardı. Bamya pişirmenin püf noktaları vardı ve hepsini annesinden öğrenmişti. Bamya tenceresine pişerken kaşık girmezdi. Annesi hep öyle derdi. Bamyalar tencerede sıra sıra dizilir, dolmaları bile kıskandırırlardı. Üzerine biraz su koyar ve şimşir kaşık ile bir kez…
-
Safiye Deniz
Öykü_ (Bu öykü, Yılmaz Erdoğan’ın yazıp yönettiği Ekşi Elmalar filmindeki Safiye karakterinden esinlenerek ailesiyle kalmak yerine mühendisle kaçmayı seçseydi neler olurdu sorusu üzerine kurgulanmıştır. Senaryoya ve karaktere birebir bağlı kalınmamıştır.) Sabahın olduğu ne saatin vuruşundan ne güneşin doğuşundan belli olurdu. Önce hafiften başlayan, sonra hızlanan bazen telaşa kapılan ayak sesleri, açılıp kapanan kapılar, sonrası tabak…